Onlar biraz utangaçtılar.
- They were a bit embarrassed.
Utangaç erkek çocuğu onun varlığında tamamen sıkıldı.
- The shy boy was utterly embarrassed in her presence.
Tom utanmış görünüyordu.
- Tom seemed embarrassed.
Tom biraz utanmış görünüyor.
- Tom seems a little embarrassed.
Tom biraz sıkılgan görünüyor.
- Tom is looking a little embarrassed.
Sıkılgan görünüyordun.
- You looked embarrassed.
He shamed his whole family by his conduct.
- Er beschämte seine ganze Familie durch sein Verhalten.
The failure shamed Liisa.
- Das Misslingen beschämte Liisa.