benzinlik

listen to the pronunciation of benzinlik
التركية - الإنجليزية
filling station
gas station
petrol station
{k} filling station, gas station
petrol station, filling station
benzin
gasoline

Gasoline is used for fuel. - Benzin yakıt için kullanılır.

We need to remember to put some gasoline in the car. - Arabaya biraz benzin koymayı unutmamalıyız.

benzin
petrol

The petrol station is open seven days a week. - Benzin istasyonu haftanın yedi günü açık.

The price of a litre of petrol has been increased by 12 rupees. - Bir litre benzinin fiyatı 12 rupiye yükseltildi.

benzin
gas

I usually gas up the car at this service station. - Ben, genellikle bu servis istasyonunda arabaya benzin alırım.

He contrived a new engine that does not use gas. - O, benzin kullanmayan yeni bir motor icat etti.

benzin
{i} fuel

Tom looked down at the fuel gauge. - Tom benzin göstergesine baktı.

Gasoline is used for fuel. - Benzin yakıt için kullanılır.

benzin
gasolin
benzin
(Otomotiv) petroleum
benzin
(Jeoloji) benzene
benzin
(Otomotiv) volatility
benzin
cleaner's naphtha
benzin
gasolene
benzin
benzine
benzin
petrol, gas, gasoline
benzin
benzoline
benzin
{i} juice
الإنجليزية - الإنجليزية

تعريف benzinlik في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.

benzin
{i} fuel, petrol, solvent used in industry
التركية - التركية
Benzin istasyonu, akaryakıt istasyonu
benzin
Bir tür organik yağ çözücü
benzin
Petrolün damıtılması ile elde edilen, özgül ağırlığı yaklaşık 0,65 olan, renksiz, uçucu, kendine özgü kokusu bulunan bir sıvı
benzin
Benzen
الإنجليزية - التركية

تعريف benzinlik في الإنجليزية التركية القاموس.

benzin
(Tıp) (e) Benzin (yağ, kauçuk, reçina vs. eritmek için kullanılan bir sıvı)