beispielhaft

listen to the pronunciation of beispielhaft
ألمانية - التركية
örnek (nitelikte)¡
الإنجليزية - التركية

تعريف beispielhaft في الإنجليزية التركية القاموس.

exemplary
örnek niteliğinde olan
exemplary
örnek alınacak

O, mükemmel şöhretiyle örnek alınacak bir kişidir. - He is an exemplary person with an excellent reputation.

exemplary
örnek gösterilen
exemplary
örnek olarak gösterilmeye uygun
exemplary
ibret vermek için yapılan
paradigmatic
dizi ile ilgili
paradigmatic
örnek olarak
paradigmatic
örneksel
exemplary
ibret teşkil eden
exemplary
{s} ibret verici

Çocuğun okul arkadaşlarına karşı davranışı ve tutumu ibret vericiydi. - The child's behaviour and attitude towards his fellow students was exemplary.

exemplary
{s} örnek

Tom örnek bir iş yapıyor. - Tom is doing an exemplary job.

O, mükemmel şöhretiyle örnek alınacak bir kişidir. - He is an exemplary person with an excellent reputation.

exemplary
tavsiyeye şayan
paradigmatic
(Sosyoloji, Toplumbilim) dizisel
paradigmatic
paradigmatik