befassen

listen to the pronunciation of befassen
ألمانية - التركية
الإنجليزية - التركية

تعريف befassen في الإنجليزية التركية القاموس.

covered
örtülü

Dünya yüzeyinin üçte ikisi su ile örtülüdür. - Two-thirds of the earth's surface is covered with water.

Görebildiğim kadarıyla her şey karla örtülüydü. - As far as I could see, everything was covered with snow.

covered
{s} kapatılmış
covered
(Askeri) KAPALI, ÖRTÜLÜ, MESTUR: Bknz. "cover" ve "exposed"
covered
{s} kaplanmış

O tamamen boyayla kaplanmıştı. - He was covered all over with paint.

Tepe karla kaplanmıştı. - The hill was covered in snow.

covered
kaplanmak
covered
(Dilbilim) dar
covered
kapaklı
covered
kapanmak
covered
(Ticaret) karşılığı olan
covered
(Ticaret) güvenceli
covered
kapağı olan
covered
(Ticaret) açık değil
covered
kapsa(mak)
covered
{s} saklı
covered
{s} kapalı
covered
kapsa

Kaza hasarları garanti kapsamında değildir. - Accidental damage isn't covered by the warranty.

Tom artık ebeveynlerinin sağlık sigortası kapsamında değil. - Tom is no longer covered by his parents' health insurance.

covered
{s} kaplı

Hayvanların derisi kıllarla kaplı. - The skin of animals is covered with hair.

O dağ kar ile kaplıdır. - That mountain is covered with snow.