التركية - الإنجليزية
تعريف avazı في التركية الإنجليزية القاموس.
- of one's voice
- avazı çıktığı kadar
- at the top of one's lungs
- avazı çıktığı kadar
- at the top of his voice
- avazı çıktığı kadar bağırmak
- bawl
- avazı çıktığı kadar bağırmak
- to shout at the top of one's voice, to scream blue-murder
- avazı çıktığı kadar bağırmak
- shriek
- avazı çıktığı kadar bağırmak
- squall
- avazı çıktığı kadar bağırmak
- shout at the top of one's voice
- avazı çıktığı kadar bağırmak
- shout out
- hınzır avazı
- lungs of swine
- avaz
- cry, shout nara
المصطلحات ذات الصلة
التركية - التركية
تعريف avazı في التركية التركية القاموس.
- AVAZ
- (Osmanlı Dönemi) Nefret. İkrah. Bir şeyi kerahetle yapma. Kerahet
- Avaz
- (Osmanlı Dönemi) CİĞER
- avaz
- Ses tonu
- avaz
- Yüksek ses, nara
- ÂVÂZ
- (Osmanlı Dönemi) f. Sadâ, Yüksek ses
- ÂVÂZ
- (Osmanlı Dönemi) şöhret
المصطلحات ذات الصلة
avazı
الواصلة
a·va·zıResimler
السابق
المفضلات