Mızrağın ucu, ölümcül bir zehire batırıldı.
- The tip of the spear was dipped in a deadly poison.
Yedi ölümcül günah şunlardır: kibir, kıskançlık, açgözlülük, öfke, şehvet düşkünlüğü, oburluk ve tembellik.
- The seven deadly sins are: pride, envy, greed, anger, lust, gluttony and sloth.
Leyla çok ölümcül bir kadındı.
- Layla was a very deadly woman.
Parti tamamen sıkıcıydı.
- The party was perfectly deadly.
Ölümcül bir hastalığa kurban gitti.
- He fell a victim to a deadly disease.
Uyuşukluk ya da tembellik yedi ölümcül günahtan biridir.
- Sloth or laziness is one of the seven deadly sins.
... we have gone after Al Qaeda's leadership like never before and Osama bin Laden is dead. ...
... And apparently, they were all dead. ...