Tom daha fazla düz durmaya dayanamıyor.
- Tom can't stand up straight anymore.
Daha fazla bakma, lütfen!
- Don't look at it anymore, please!
Artık seni sevmiyorum.
- I don't like you anymore.
Artık seni sevmiyorum.
- I don't love you anymore.
Seninle bundan sonra konuşmayacağım.
- I won't talk to you anymore.
Tom bundan sonra artık yalnız olmadığının farkında oldu.
- Tom became aware that he was no longer alone anymore.
Bundan sonra dikkatli olmalısın.
- You must be careful from now on.
Bundan sonra daha dikkatli olmalısın.
- You need to be more careful from now on.
Bundan böyle bunu senin tarzınla yapacağız.
- We'll do that your way from now on.
Tom bundan böyle bunu bu şekilde yapacaktır.
- Tom will do that this way from now on.
Artık dikkatli olmak zorundayım.
- I have to be careful from now on.
Bundan sonra, ev ödevini yapmadan önce artık TV yok.
- From now on, no more TV before you have done your homework.
As soon as I walked into that party I thought, I'm not in Kansas anymore..
... GET THESE THINGS OFF ME! I CAN'T TAKE IT ANYMORE. ...
... But it's not this that you are responding to anymore. ...