a thing woven, linen covering, canvas

الإنجليزية - التركية

تعريف a thing woven, linen covering, canvas في الإنجليزية التركية القاموس.

المصطلحات ذات الصلة

cloth

kumaş

Biz aynı kumaştan kesilmişiz. - We are cut from the same cloth.

Makasla kesmek yerine kumaşı niçin yırtıyorsun? - Why did you tear the cloth instead of cutting it with scissors?

cloth

{i} bez

Bandaj yapmak için bezi doğradı. - She cut up the cloth to make bandages.

Niçin bu bezle ayakkabıları parlatmıyorsun? - Why don't you polish the shoes with this cloth?

cloth

bez örtü

cloth

çaput

cloth

örtü

Masaya bir örtü serdi. - She spread a cloth over the table.

Onlar masaya örtü örttüler. - They covered the table with a cloth.

cloth

{i} rahiplik

cloth

{i} yelken

cloth

{i} sofra örtüsü

cloth

{i} din adamlığı

cloth

rahiplik/örtü/kumaş

cloth

{i} cilt bezi

الإنجليزية - الإنجليزية

تعريف a thing woven, linen covering, canvas في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.

{n} cloth

الواصلة

a thing woven, lin·en covering, can·vas