O sağlıklı bir yaşam tarzına sahiptir.
 - She has a healthy lifestyle.
Yaşam tarzını değiştirmesi gerektiğini düşünüyorum.
 - I think he needs to alter his lifestyle.
Leyla kırsal yaşam biçimini seviyordu.
 - Layla loved the country lifestyle.
Onların yaşam biçimi bizimkinden farklı.
 - Their lifestyle is different from ours.
Onların geleneksel yaşam tarzı artık yok.
 - Their traditional life style no longer exists.
Tom'un sağlıklı yaşam tarzı var.
 - Tom has a healthy life style.
Tom'un sağlıklı bir yaşam tarzı vardır.
 - Tom has a healthy lifestyle.
O sağlıklı bir yaşam tarzına sahiptir.
 - She has a healthy lifestyle.