a sailor.

listen to the pronunciation of a sailor.
الإنجليزية - التركية

تعريف a sailor. في الإنجليزية التركية القاموس.

Jack
{i} kriko

Arabayı kriko ile kaldırmak zorunda kalacaksın. - You'll have to jack up the car.

Tom araba krikosunu kullandı. - Tom used the car jack.

Jack
{i} kaldıraç
Jack
{i} erkek
Jack
{i} adam

Tom Jackson Avustralya'daki en tehlikeli adamlardan biri olarak düşünülmektedir. - Tom Jackson is considered to be one of the most dangerous men in Australia.

Silahlı adam Jack Ruby idi. - The gunman was Jack Ruby.

mariner
denizci
mariner
tayfa
mariner
(Denizcilik) Denizci, bahriyeli
Jack
{i} para

Jack davasından kazandığı parayla refah içinde yaşayabilmeli. - With the money Jack won from his lawsuit, he should be able to live on easy street.

Ceketimin para veya başka şeyler saklayabileceğim gizli bir cebi var. - My jacket has a secret pocket where I can hide money or other valuables.

Jack
{i} erkek tavşan
Jack
{i} mangır
Jack
{i} vale

Benim maça valem var. - I have the jack of spades.

Bende kupa valesi var. - I've got the jack of hearts.

Jack
{i} sancak (gemi)
Jack
{i} erkek eşek
Jack
{i} priz
mariner
(isim) gemici, denizci
sailer
(isim) yelkenli
sailer
a good sailer fazla sallamayan gemi
sailer
yelkenli gemi
الإنجليزية - الإنجليزية

تعريف a sailor. في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.

Sailor.
gob
A sailor
swabby
A sailor
Jack
A sailor
mariner
A sailor
lobscouser
A sailor
sailer