Maria sonuçları unutarak her zaman aceleci kararlar veriyor.
 - Maria is always making hasty decisions, forgetting about the consequences.
Sami aceleci bir sonuca vardı.
 - Sami drew a hasty conclusion.
Acele bir yemek yedik ve hemen ayrıldık.
 - We ate a hasty meal and left immediately.
Acele bir kahvaltı yaptım ve evden ayrıldım.
 - I had a hasty breakfast and left home.
Bu hızlı bir çeviriydi.
 - This was a hasty translation.