a grandmother.

listen to the pronunciation of a grandmother.
الإنجليزية - التركية

تعريف a grandmother. في الإنجليزية التركية القاموس.

aunt
hala

Babam bana halasının adını verdi. - My father named me after his aunt.

Elizabeth'e halasının adı verildi. - She was named Elizabeth after her aunt.

grandma
nine

Noel için nineme bir gömlek vereceğim. - I'll give grandma a shirt for Christmas.

aunt
teyze

Ben, dün hiç zaman kaybetmeden teyzemi hastanede ziyaret ettim. - I lost no time in visiting my aunt in the hospital yesterday.

Teyzemin üç çocuğu var. - My aunt has three children.

aunt
{i} hala: She is my paternal aunt. O benim halam
aunt
{i} yenge: Aunt Aliye is my uncle's
aunt
{i} teyze: She is my maternal aunt. O benim teyzem
aunt
yenge

Babamın erkek kardeşinin karısı benim yengemdir. - My father's brother's wife is my aunt.

Sami yengesiyle birlikte yaşıyordu. - Sami lived with his aunt.

aunt
bibi
aunt
eme
grandma
büyük anne

Büyük annem başına buyruk birisidir. - My grandma is a very independent person.

Ne yazık ki büyük annemin ne bir kümesi ne de bir motosikleti vardı. - I'm afraid my grandma neither has a henhouse nor a motorcycle.

grandma
büyükanne

Büyükannemin kurabiyesi için bir tarife bulduk. - We found a recipe for grandma's cookies .

Büyükannem senden daha hızlı mesaj yazıyor. - My grandma texts faster than you.

grandma
i., k.dili. nine, büyükanne
grandma
{i} babaanne

Babaannem eğildi ve bir iğne ve iplik aldı. - My grandma stooped down and picked up a needle and thread.

Babaannenin ani ölümünden sonra, büyükbaba hızla yaşlanmaya başladı. - After Grandma's sudden death, Grandpa began to age rapidly.

grandma
(isim) anneanne, babaanne, büyükanne, nine
الإنجليزية - الإنجليزية
a grandmother.

    الواصلة

    a grand·moth·er

    فيديوهات

    ... will collapse. And then what you've got is folks like my grandmother at the mercy of ...
    ... grandfather died awhile back. My grandmother died three days before I was elected president. ...
المفضلات