Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

a control or window's position and size

listen to the pronunciation of a control or window's position and size
الإنجليزية - التركية

تعريف a control or window's position and size في الإنجليزية التركية القاموس.

extent
müsadere
extent
(Nükleer Bilimler) büyüklük
extent
{i} kapsam
extent
{i} uzunluk
extent
{i} ölçü

Tom Mary'nin sorununu bir ölçüde anlayabilir. - Tom can understand Mary's problem to some extent.

Bir ölçüde Psikoloji öğrenimi yaptım. - I have studied Psychology to some extent.

extent
kaplam
extent
uzam
extent
to the full extent of his power elinden geldiği kadar
extent
derece

Bir dereceye kadar bir kızak arabasını kontrol edebilirsiniz. - To some extent, you can control the car in a skid.

Bir dereceye kadar ona güvenirim. - I trust him to some extent.

extent
alan
extent
boy

Leyla'nın mektupları onun ırkçılığının boyutlarını ortaya çıkardı. - Layla's letters revealed the extent of her racism.

Dan, Linda'nın suç tarihinin boyutunu bilmiyor. - Dan doesn't know the extent of Linda's criminal history.

extent
miktar

Söylediğini bir miktar kabul ediyorum. - I accept what you say to some extent.

extent
(isim) uzunluk, genişlik, yükseklik, alan, boyut, kapsam, derece, ölçü
extent
uzanma
extent
saha
extent
to a great extent büyük çapta
extent
musadere emirnamesi
الإنجليزية - الإنجليزية
extent
a control or window's position and size
المفضلات