aşılamaz

listen to the pronunciation of aşılamaz
التركية - الإنجليزية
impassable
insuperable
go beyond
overshoot
gone beyond
went beyond
inc
cooked food
smooth
surpass

The theory of evolution surpasses the scope of my imagination. - Evrim teorisi benim hayal kapsamını aşar.

With that performance, you have surpassed yourself. Congratulations! - O performansla, kendini aştın. Tebrikler!

transcend

Exporting is a commercial activity which transcends borders. - İhracaat sınırları aşan ticari bir etkinliktir.

To be human we must transcend our animal nature. - İnsan olarak hayvan doğamızı aşmalıyız.

exceed

Don't exceed the speed limit. - Hız sınırını aşmayın.

Imports exceeded exports last year. - Geçen yıl ithalat ihracatı aştı.

surpassing
التركية - التركية

تعريف aşılamaz في التركية التركية القاموس.

Yemek
(Osmanlı Dönemi) Yemek, taam
(Osmanlı Dönemi) f. Muharrem ayında pişirilen aşure
çorba
Pişmiş ekmek
Muharrem ayında pişirilen aşure
Anadolu'nun bazı yörelerinde bulgur pilavına verilen ad
Pişirilerek hazırlanan yemek
Bulgur pilavı