öz-geçmiş

listen to the pronunciation of öz-geçmiş
التركية - الإنجليزية

تعريف öz-geçmiş في التركية الإنجليزية القاموس.

özgeçmiş
resume

She told him to rewrite his resume. - Ona özgeçmişini yeniden yazmasını söyledim.

I don't worry so much about my resume. - Özgeçmişim hakkında çok fazla endişelenmiyorum.

öz geçmiş
(Tıp) autobiography
öz geçmiş
(Ticaret) background
öz geçmiş
(Ticaret) resume

You have a very impressive resume. - Çok etkileyici bir öz geçmişin var.

Your resume is impressive. - Senin öz geçmişin etkileyici.

özgeçmiş
{i} background

Tom's background is in accounting. - Tom'un özgeçmişi muhasebede.

There's a stark difference in background and ideology between the two presidential candidates. - İki başkan adayı arasında özgeçmiş ve ideoloji bakımından çok bariz fark var.

özgeçmiş
(Kanun) curriculum vitas
özgeçmiş
cirriculum vitae
özgeçmiş
autobiography
özgeçmiş
resumé

I thought you read my resume. - Özgeçmişimi okuduğunu sanıyordum.

Tom advised the job applicant to redo her resume. - Tom başvuru sahibine özgeçmişini yeniden hazırlamasını tavsiye etti.

ÖZGEÇMİŞ
curriculum vitea
Özgeçmiş
curriculum vitae
ÖZGEÇMİŞ
(Askeri) personal history
özgeçmiş
cv, curriculum vitae, résumé, biodata tercümeihal
özgeçmiş
profile
özgeçmiş
brief history of someone's life, curriculum vitae, CV, cv
التركية - التركية
biyografi
yaşam öyküsü
hayat hikayesi
tercümeihal
Bir kimsenin doğumundan yaşadığı güne kadar geçirdiği belli başlı evreleri içeren yazı, hayat hikâyesi, yaşam öyküsü, biyografi, hâl tercümesi, tercümeihâl
الإنجليزية - التركية

تعريف öz-geçmiş في الإنجليزية التركية القاموس.

özgeçmiş
(Bilgisayar) résumé