Select Keyboard: Türkçe ▾ X
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
İngilizce - Türkçe
appearing at the end, top or apex of a physical object teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- terminal
- {i} terminal
- terminal
- {s} ölümcül hastalığın son aşamasına ait
- terminal
- {s} ölümcül (hastalık)
- terminal
- sonda bulunan
- terminal
- ölümcül
Tom ölümcül kanseri olduğunu bilmiyordu.
-Tom didn't know that he had terminal cancer.
Dan karısı Linda'nın ölümcül derecede hasta olduğu konusunda bilgilendirildi.
-Dan was informed that his wife, Linda, was terminally ill.
- terminal
- (İnşaat) uç, son
- terminal
- ölümle sonuçlanan
- terminal
- {i} gar
- terminal
- (Askeri) TERMİNAL: Çeşitli ulaştırma usulleriyle nakledilen eşya ve personelin yüklenip bindirilmesi, indirilmesi ve ara nakliyatında kullanılan askeri ve ticari tesisler
- terminal
- {s} dalın ucunda yetişen
- terminal
- dal veya sapın ucunda bulunan
- terminal
- demiryolu başı il
- terminal
- {i} kutup [elek.]
- terminal
- {i} uç
- terminal
- {i} sonek
- terminal
- uçta veya sonda olan veya bunlara ait
- terminal
- belirli zamanlarda meydana gelen
- terminal
- {i} son durak
- terminal
- demiryolunun başına ait
- terminal
- (Tıp) Sona ait
İlgili Terimler
İngilizce - İngilizce
appearing at the end, top or apex of a physical object teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı
- terminal
appearing at the end, top or apex of a physical object
Heceleme
appearing at the end, top or a·pex of a phys·i·cal ob·jectTelaffuz
Resimler
Geçmiş
Favoriler