a promiscuous woman; from “the town bike (everybody rides her)”

listen to the pronunciation of a promiscuous woman; from “the town bike (everybody rides her)”
İngilizce - Türkçe

a promiscuous woman; from “the town bike (everybody rides her)” teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

bike
{f} bisiklete binmek

Tom bir bisiklete binmek için gitti. - Tom went for a bike ride.

Aptallık frenleri olmayan bir bisiklete binmektir. - Stupidity is riding a bike that doesn't have brakes.

bike
bisiklet

Onun bisikleti benimkinden daha iyidir. - His bike is better than mine.

Bisikletimi çaldın ve şimdi ben senin ağzını burnunu dağıtacağım. - You stole my bike, and now I'm going to break your face.

bike
i., k.dili. bisiklet
bike
dili bisiklet
bike
bisiklet,v.bisiklete bin: n.bisiklet
bike
{f} bisiklete bin

Tom bir bisiklete binmek için gitti. - Tom went for a bike ride.

Bisiklete binmeye gitmek ister misin? - Would you like to go for a bike ride?

bike
bisikletle gezmek
bike
{i} motosiklet

Motosikletim seninki gibi bir şey değil. - My bike is nothing like yours.

Motosikletimi nereye bırakabilirim? - Where can I leave my bike?

bike
{f} motosiklete binmek
İngilizce - İngilizce
bike
a promiscuous woman; from “the town bike (everybody rides her)”