a preparation, a previous measure

listen to the pronunciation of a preparation, a previous measure
İngilizce - Türkçe

a preparation, a previous measure teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

prepare
{f} hazırlamak

Sunumumu hazırlamak zorundayım. - I have to prepare my presentation.

Soruları önceden hazırlamak senin yararına olur. - It would be to your advantage to prepare questions in advance.

prepare
hazırlanmak

Bu sınava hazırlanmak en az 10 saatimi alacaktır. - It will take me no less than 10 hours to prepare for the exam.

Test için hazırlanmak zorundayım. - I have to prepare for the test.

prepare
{f} düzenlemek
prepare
{f} donatmak
prepare
hazırla

En kötüsü için hazırlanmalısın. - You should prepare for the worst.

Konuşmasını çok dikkatlice hazırladı. - He prepared his speech very carefully.

prepare
{f} hazırlık yapmak

Hazırlık yapmak için biraz daha zamana ihtiyacım var. - I need a little more time to prepare.

Onun için hazırlık yapmak zorundayız. - We have to prepare for that.

prepare
{f} yapmak

Bunu yapmak için hazır değilim. - I'm not prepared to do this.

Ona doğum gününde bir sürpriz yapmak için, ben harika bir pasta hazırladım. - In order to give him a surprise on his birthday, I prepared a fantastic cake.

prepare
prepare hazırla
prepare
{f} düzmek
İngilizce - İngilizce
{n} prepare