Benim bir zarfa, bir parça kağıda ve kurşun kaleme ya da bir dolma kaleme ihtiyacım var. - I need an envelope, a piece of paper, and a pencil or a pen.
Tom kız kardeşine bir parça kek kesti. - Tom cut his sister a piece of cake.
a piece of cloth, hung vertically as a curtain
Heceleme
a piece of cloth, hung ver·ti·cal·ly as a cur·tain