İngilizce - Türkçe
a meteoroid that strikes earth teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- meteorite
- meteorit
O bir meteorit buldu.
-He found a meteorite.
Kayan yıldızlar meteoritlerdir.
-Shooting stars are meteorites.
- meteorite
- göktaşı
Tom'un bir göktaşı kolleksiyonu var.
-Tom has a meteorite collection.
Bu göktaşı Sahra Çölü'nde bulundu.
-This meteorite was found in the Sahara Desert.
- meteorite
- göktaş
Her gün, göktaşları dünyaya düşer.
-Every day, meteorites fall to the Earth.
Bu göktaşı Sahra Çölü'nde bulundu.
-This meteorite was found in the Sahara Desert.
- meteorite
- {i} yere düşen meteor
- meteorite
- {i} göktaşı, meteortaşı, meteorit
- meteorite
- {i} göktaşı (düşen)
İlgili Terimler
İngilizce - İngilizce
a meteoroid that strikes earth teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı
- meteorite
a meteoroid that strikes earth
Heceleme
a me·te·or·oid that strikes earthTelaffuz
Resimler
Geçmiş
Favoriler