She knitted her father a sweater.
- Babasına bir kazak ördü.
I knitted a sweater for Tom.
- Tom için bir kazak ördüm.
Can I braid your hair?
- Ben senin saçını örebilir miyim?
Let me braid your hair for you.
- Senin için saçını öreyim.
She put her knitting aside and stood up.
- Örgüsünü bir kenara koydu ve ayağa kalktı.
Have you finished knitting that sweater?
- O kazağı örmeyi bitirdin mı?
I am adding examples to Tatoeba.
- Tatoeba'ya örnekler ekliyorum.
I add examples to Tatoeba in many languages.
- Tatoeba'ya birçok dilde örnek ekliyorum.
Tom asked Mary if she knew how to knit.
- Tom Mary'ye nasıl örgü öreceğini bilip bilmediğini sordu.
She knit him a sweater.
- O ona bir kazak ördü.