öğrenciyim

listen to the pronunciation of öğrenciyim
Türkçe - İngilizce
i am a student
öğrenci
pupil

The pupil was punished for smoking. - Öğrenci sigara içtiği için cezalandırıldı.

The pupil was half asleep in class. - Öğrenci sınıfta uyukluyordu.

öğrenci
student

The students' lunch period is from twelve to one. - Öğrencilerin öğlen yemeği zamanı saat on ikiden saat bire kadardır.

Few students know how to read Latin. - Latince'nin nasıl okunacağını çok az öğrenci bilir.

öğrenci
students

Praise stimulates students to work hard. - Övgü öğrencileri çok çalışmaya teşvik eder.

Students should develop their reading skills. - Öğrenciler, okuma yeteneklerini geliştirmeliler.

öğrenci
disciple
öğrenci
(kız) schoolgirl
öğrenci
learner

Tom just got his learner's permit. - Tom sadece öğrencisinin iznini aldı.

You are a fast learner. - Sen hızlı bir öğrencisin.

öğrenci
student, pupil; (kız) schoolgirl; (erkek) schoolboy; (askeri) cadet
öğrenci
pupilary
öğrenci
{s} pupillary
öğrenci
tutee
öğrenci
seminarist
öğrenci
{i} scholar

This student isn't rich, he won a scholarship to study abroad. - Bu öğrenci zengin değil, o yurtdışında eğitim için bir burs kazandı.

This summer, no scholarships were awarded to students who received one last year. - Burslar artık geçen yıl olduğu gibi bu yaz aynı öğrencilere verilmedi.

öğrenci
dayboy
öğrenci
(erkek) schoolboy
öğrenci
schoolboy

Today schoolboys are more naughty than earlier. - Bugünkü erkek öğrenciler daha öncekilerden daha yaramazdırlar.

Tom was as excited as a schoolboy. - Tom bir öğrenci gibi heyecanlıydı.

öğrenci
schoolgirl

The court ruled that Muslim schoolgirls could not be exempted from swimming lessons. - Mahkeme, Müslüman öğrencilerin yüzme derslerinden muaf olamayacağına karar verdi.

She showed me a picture of her mother as a schoolgirl. - O bana annesinin bir kız öğrenci olarak resmini gösterdi.

öğrenci
trainee
Türkçe - Türkçe

öğrenciyim teriminin Türkçe Türkçe sözlükte anlamı

Öğrenci
(Hukuk) ŞAKİRT
Öğrenci
tilmiz
Öğrenci
okul çocuğu
Öğrenci
talebe

Toplam olarak takribî bin talebe var. - Toplam olarak yaklaşık bin öğrenci var.

Talebe 256'nın karekökü on altıdır diye cevapladı. - Öğrenci 256'nın karekökü on altıdır diye yanıtladı.

öğrenci
Bir bilim veya sanat yetkilisinin gözetimi ve yol göstericiliği altında belli bir konuda çalışan kimse
öğrenci
Özel ders alan kimse
öğrenci
Öğrenim görmek amacıyla herhangi bir öğretim kurumunda okuyan kimse, talebe, şakirt
öğrenci
tilmi