yokuş

listen to the pronunciation of yokuş
Türkçe - İngilizce
slope

We climbed a sharp slope. - Keskin yokuşu tırmandık.

ramp
incline
glacis
raise
acclivity
declination
ascent
pitch
dip
upgrade
bank
downgrade
hill
descent
rise, ascent, slope, climb, inclination, incline
rise
grade
climb

We climbed a sharp slope. - Keskin yokuşu tırmandık.

slopes
gradient
yokuş aşağı
downhill

He pushed the car downhill. - O arabayı yokuş aşağı itti.

And it doesn't take long to go downhill. - Ve yokuş aşağı gitmek uzun sürmüyor.

yokuş yukarı
uphill

This is an uphill road. - Bu yokuş yukarı bir yoldur.

yokuş aşağı koyverme
coasting
yokuş aşağı salıvermek
coast
yokuş yukarı
upgrade
yokuş yukarı giden
uphill
birim yokuş
unit ramp
kızak için uygun yokuş
coast
dik yokuş
rapid slope
dik yokuş
steep
sert ve kayalı yokuş
escarpment
Türkçe - Türkçe
Yükselerek devam eden yol, iniş karıştı: "Arkadaşımla beraber ... kısa bir yokuşu tırmandık."- F. R. Atay
Yükselerek devam eden yol, iniş karıştı
Bazen iniş yerine de kullanılır
(Osmanlı Dönemi) NÜHAZ
kaş
çıkış
yokuş aşağı
Aşağıya doğru
yokuş aşağı
Başarısızlığa doğru
yokuş yukarı
Yukarıya doğru
iniş yokuş
Hem inişi hem çıkışı olan
yokuş