kapsayarak

listen to the pronunciation of kapsayarak
Türkçe - İngilizce
covering
inclusive of
containing
comprising
subsuming
including
involving
inclusive
inclusively
kapsa
{f} including
kapsa
{f} comprising
kapsa
{f} subsuming
kapsa
enclose
kapsa
{f} cover

The insurance covers everything here. - Sigorta buradaki her şeyi kapsar.

This insurance covers everything. - Bu sigorta her şeyi kapsar.

kapsa
{f} involving
kapsa
{f} covering
kapsa
{f} containing
kapsa
{f} contained
kapsa
subsume
kapsa
covered

Accidental damage isn't covered by the warranty. - Kaza hasarları garanti kapsamında değildir.

Tom is no longer covered by his parents' health insurance. - Tom artık ebeveynlerinin sağlık sigortası kapsamında değil.

Türkçe - Türkçe

kapsayarak teriminin Türkçe Türkçe sözlükte anlamı

kapsa
Romalılar'ın el yazması rulolarını ve tuvalet eşyalarını koydukları, çoğunlukla silindir biçiminde tahta, fildişi veya medenden kutu
kapsayarak