göreceli

listen to the pronunciation of göreceli
Türkçe - İngilizce
{s} relative

The Professor gave a lecture on solar energy yesterday. I gave a lecture on Relative Risk. - Profesör dün güneş enerjisi konulu bir konferans verdi. Ben Göreceli Risk konulu bir konferans verdim.

According to Einstein, everything is relative. - Einsteine göre her şey göreceli.

notional
phil. relative
comparative
göreceli adres
relative address
göreceli ağırlık ölçeği
gravimeter
göreceli butlan
(Hukuk) relative nullity
göreceli kod
relative code
göreceli kodlama
relative coding
Türkçe - Türkçe
göreceli