(pro ) mot, moht; ru, roo

listen to the pronunciation of (pro ) mot, moht; ru, roo
İngilizce - Türkçe

(pro ) mot, moht; ru, roo teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

that
o
that
bağlaç ki
that
{z} (çoğ. those)
that
bu kadar

İki yaşındaki bir çocuk bu kadar hızlı koşabilir mi? - Can a two-year-old boy run that fast?

Bu kadarı yeter. Ben artık istemiyorum. - That's enough. I don't want any more.

that
(sıfat) öteki
that
Keşke

Keşke o zaman bütün hikayeyi bana anlatsaydın! - If only you had told me the whole story at that time!

Keşke o gitarı alabilsem. - I wish I could buy that guitar.

that
için

Bu, bir kişi için küçük bir adımdır ama insanlık için dev bir sıçramadır. - That's one small step for man, one giant leap for mankind.

O, geçen yıl o şirket için çalışmaya başladı. - He began to work for that company last year.

that
in that mademki
that
diye

Ek olarak yaşlılar birbirleriyle sosyalleşebilsin ve Amerikan hayatının aktif üyeleri olarak kalabilsinler diye birçok topluluk kurulmuştur. - In addition many groups have been formed so that the elderly can socialize with one another and remain active participants in American life.

Ailesinin dengeli bir diyet yaptığından emin. - She makes sure that her family eats a balanced diet.

that
-dığı
that
adl.şu
that
o kadar

Bu şarkı o kadar acıklı ki gözlerimi yaşarttı. - This song is so moving that it brings tears to my eyes.

O kadar kötü birisi ki kimse ondan hoşlanmaz. - He is such a bad person that everybody dislikes him.

that
ki o

O kadar iyi bir kitap ki onu üç kez okudum. - That was so good a book that I read it three times.

Babam o kadar yaşlıdır ki o çalışamaz. - My father is so old that he can't work.

that
öylesine

Erkek kardeşim okumaya öylesine dalmıştı ki odaya girdiğimde beni farketmedi. - My brother was so absorbed in reading that he did not notice me when I entered the room.

Linda'nın hayal kırıklığı öylesine fazlaydı ki gözyaşlarına boğuldu. - Such was Linda's disappointment that she burst into tears.

that
-diği(ni)
that
ki
that
-en
that
-diği
İngilizce - İngilizce
that