yardım edilmemiş

listen to the pronunciation of yardım edilmemiş
Türkçe - İngilizce
unaided
without the help, aid or assistance of someone or something
{a} not assisted, not helped, single, alone
{s} without help, without aid
being without physical aid; "he could not rise unaided from a sitting position
being without physical aid; "he could not rise unaided from a sitting position"
If you do something unaided, you do it without help from anyone or anything else. There have been at least thirteen previous attempts to reach the North Pole unaided. without help
(of the eye or ear e g ) without the aid of an optical or acoustical device or instrument; "visible to the naked eye"; "clearly audible to the unaided ear"
yardım et
{f} helping

I was attracted to the idea of helping others and getting money. - Diğerlerine yardım etme ve para kazanma fikri beni cezbetti.

Thank you for helping me with my homework. - Ev ödevimde bana yardım ettiğin için teşekkür ederim.

yardım et
{f} aid

Advanced countries must give aid to developing countries. - Gelişmiş ülkeler, gelişmekte olan ülkelere yardım etmeliler.

I was arrested for aiding in his escape. - Onun kaçmasına yardım ettiğim için tutuklandım.

yardım et
{f} help

I am always ready to help you. - Ben her zaman sana yardım etmeye hazırım.

Yesterday I helped my father. - Dün babama yardım ettim.

yardım et
{f} succor
yardım et
help&
yardım et
conduce to
yardım et
{f} assist

I assisted her in moving the furniture. - Mobilyayı taşımada ona yardım ettim.

She assisted her brother with his homework. - Erkek kardeşine ev ödevinde yardım etti.

yardım et
tide over
yardım et
{f} succour
yardım et
conduce
yardım et
tideover
yardım edilmemiş