to experience first hand

listen to the pronunciation of to experience first hand
İngilizce - Türkçe

to experience first hand teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

explore
{f} keşfetmek

O, ıssız ada keşfetmek istiyor. - He wants to explore the uninhabited island.

Ben gerçekten bu mağarayı keşfetmek istiyorum. - I would really like to explore this cave.

explore
{f} (keşifte bulunmak amacıyla) (bir bölgeyi) dolaşmak
explore
(Bilgisayar) keşfetme

O, ıssız ada keşfetmek istiyor. - He wants to explore the uninhabited island.

Issız adayı keşfetmeyi umuyor. - He hopes to explore the uninhabited island.

explore
(Bilgisayar) açınsamak
explore
açımlamak
explore
araştırmak
explore
dikkatle incelemek
explore
inceleme gezisi yapmak
explore
keşfe çıkmak
explore
keşfet

Dünyayı keşfetmek ve bir maceraya devam etmek istiyorum. - I want to explore the world and go on an adventure.

Araştırmacılar mağarada bir iskelet keşfettiler. - The explorers discovered a skeleton in the cave.

explore
{f} (bir konuyu) araştırmak, incelemek
explore
(Tıp) İnceden inceye muayene etmek
explore
araştır/keşfet
explore
{f} kontrol etmek
explore
{f} muayene etmek
explore
(Biyoloji) araştır

Tom her olasılığı araştırdı. - Tom explored every possibility.

Araştırmacılar ciddi bir gıda eksikliğinden muzdarip olmaya başladı. - The explorers began to suffer from a severe lack of food.

İngilizce - İngilizce
explore
to experience first hand

    Heceleme

    to ex·pe·ri·ence first Hand

    Türkçe nasıl söylenir

    tı îkspîriıns fırst händ

    Telaffuz

    /tə əkˈspərēəns ˈfərst ˈhand/ /tə ɪkˈspɪriːəns ˈfɜrst ˈhænd/