to be in agreement

listen to the pronunciation of to be in agreement
İngilizce - Türkçe
hemfikir olmak

İlgili Terimler

consort
koca
consort
sürtmek
consort
karı
consort
takılmak
to be in
olmak

O anda Boston'da olmak müthiş heyecan vericiydi. - It was tremendously exciting to be in Boston at that time.

O, öğle yemeğinde zamanında olmak için babasına söz verdi. - She promised her father to be in time for lunch.

be in agreement
hemfikir olmak; mutabık olmak
consort
düşüp kalkmak
consort
consort uyuş/zaman harca
consort
{f} with ile arkadaşlık etmek
consort
{f} arkadaşlık etmek
consort
(isim) eş, yoldaş; refakâtçi gemi; eseri ortaya koyan sanatçı grubu; çok sanatçılı gösteri
consort
eski birleşme
consort
ahenkli olma
consort
(fiil) refakât etmek, arkadaşlık etmek, eşlik etmek, birlikte vakit geçirmek, hayatını paylaşmak; bağdaşmak; uymak
consort
orada burada takılmak
consort
queen consort kralın karısı
consort
prince consort hükümdarlık eden kraliçenin kocası
consort
{i} çok sanatçılı gösteri
consort
{i} yoldaş
consort
{f} hayatını paylaşmak
consort
{f} birlikte vakit geçirmek
consort
{i} eş
İngilizce - İngilizce
consort

İlgili Terimler

in agreement
Of one mind; thinking alike

The two of them always seem to be in agreement about every single detail.

in agreement
Confirmatory; matching

The results are in agreement with the calculated figures.

in agreement
Believing or feeling the same things. "When we discuss Canadian unity, we're in agreement."
in agreement
in accord, in harmony
in agreement
united by being of the same opinion; "agreed in their distrust of authority"
in agreement
with a common plan; "act in concert"
in agreement
on-side
to be in agreement

    Heceleme

    to be in A·gree·ment

    Türkçe nasıl söylenir

    tı bi în ıgrimınt

    Telaffuz

    /tə bē ən əˈgrēmənt/ /tə biː ɪn əˈɡriːmənt/

    Videolar

    ... if the Afghan government signs a security agreement that we have ...
    ... LISTEN, WE GOTTA COME TO SOME SORT OF AN AGREEMENT ABOUT THIS SPACE. ...