the height measured from sea level up to any given point

İngilizce - Türkçe

the height measured from sea level up to any given point teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

İlgili Terimler

altitude

{i} irtifa

Eğer yüksek irtifada yaşarsan, su daha düşük sıcaklıkta kaynar. - If you live at a higher altitude, water boils at a lower temperature.

Her iki uçak da aynı irtifada uçuyordu. - Both planes were flying at the same altitude.

altitude

{i} rakım

altitude

(Askeri) İRTİFA, YÜKSEKLİK: Bir düzlem, bir nokta veya bir nokta olarak kabul edilen bir cismin ortalama deniz yüzeyinden ölçülen dikey mesafesi. Ayrıca bakınız: "absolute altitude, critical altitude, density altitude, drop altitude, elevation, height, minimum safe altitude, pressure altitude, transitien altitude, true altitude"

altitude

kot

altitude

denizden yükseklik

altitude

yüksek yerler ya da alanlar

altitude

{i} üstünlük

altitude

{i} itibar

altitude

{i} yükseklik

30,000 fit yükseklikte yol alıyoruz. - We are cruising at an altitude of 39,000 feet.

Uçak 3000 metre yükseklikte uçtu. - The plane flew at an altitude of 3,000 meters.

altitude

{i} yükselti

İngilizce - İngilizce

the height measured from sea level up to any given point teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı

altitude

Heceleme

the height meas·ured from sea lev·el up to a·ny giv·en point

Türkçe nasıl söylenir

dhi hayt mejırd fırm si levıl ʌp tı eni gîvın poynt

Telaffuz

/ᴛʜē ˈhīt ˈmeᴢʜərd fərm ˈsē ˈlevəl ˈəp tə ˈenē ˈgəvən ˈpoint/ /ðiː ˈhaɪt ˈmɛʒɜrd fɜrm ˈsiː ˈlɛvəl ˈʌp tə ˈɛniː ˈɡɪvən ˈpɔɪnt/