the electronic transmission of images through a facsimile (fax) machine

İngilizce - Türkçe

the electronic transmission of images through a facsimile (fax) machine teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

İlgili Terimler

fax

{f} faks gönder

Ne Tom ne de Mary nasıl faks göndereceğini biliyor. - Neither Tom nor Mary know how to send a fax.

Bir faks göndermem gerekiyor. - I need to send a fax.

fax

faks

Tom bir faks gönderiyor. - Tom is sending a fax.

Ben, bunu Japonya'ya fakslamak istiyorum. - I'd like to fax this to Japan.

fax

belgegeçer ile gelen mesaj, faks. fiil belgegeçer ile göndermek

fax

belgegeçer makinesi, faks makinesi

fax

faksimile olarak kopya etmek

fax

{f} faksla

İstediği bilgiyi Tom'a faksladım. - I faxed Tom the information he asked for.

Faturamın bir kopyasını Tom'a faksladım. - I faxed Tom a copy of my receipt.

fax

(isim) faks

fax

{i} faksla gelen mesaj, faks

fax

Belge geçmek

fax

{i} faks makinesi, faks

fax

Belgeçlemek

İngilizce - İngilizce

the electronic transmission of images through a facsimile (fax) machine teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı

fax

Heceleme

the e·lec·tro·nic trans·mis·sion of images through a fac·si·mi·le (fax) ma·chine