the act or the place of excavating

listen to the pronunciation of the act or the place of excavating
İngilizce - Türkçe

the act or the place of excavating teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

digging
{i} kazma

Kim olduklarını bilmediğimiz insanların arasında, çok uzak bir ülkedeki savaş yüzünden burada gaz maskeleri denemek ve hendekler kazmak zorunda olmamız ne kadar korkunç, fantastik, inanılmaz. - How horrible, fantastic, incredible it is that we should be digging trenches and trying on gas-masks here because of a quarrel in a far away country between people of whom we know nothing.

Kendini bir çukurda bulursan kazmayı bırak. - If you find yourself in a hole, stop digging.

digging
kazı çalışması
digging
belleme
digging
kazı yapılan yer
digging
kazarak
digging
toprak işleri
digging
{f} kaz

O, kendi mezarını kazıyor. - He is digging his own grave.

Onlar çukur kazıyorlar. - They're digging a hole.

digging
{i} maden
digging
{f} kaz: prep.kazarak
digging
(isim) kazma
digging
dig beğen/kaz
digging
{f} kaz: prep.kaza
İngilizce - İngilizce
digging
the act or the place of excavating

    Heceleme

    the act or the place of ex·ca·vat·ing

    Türkçe nasıl söylenir

    dhi äkt ır dhi pleys ıv ekskıveytîng

    Telaffuz

    /ᴛʜē ˈakt ər ᴛʜē ˈplās əv ˈekskəˌvātəɴɢ/ /ðiː ˈækt ɜr ðiː ˈpleɪs əv ˈɛkskəˌveɪtɪŋ/