tedaviler

listen to the pronunciation of tedaviler
Türkçe - İngilizce
treatments

I'd like to make an appointment for fluoride treatments for my son. - Oğluma florür tedavileri için bir randevu almak istiyorum.

What will be the cost of all the treatments? - Tüm tedavilerin maliyeti ne olacak?

plural of treatment
tedavi
treatment

A new study suggests that hospital records for patients older than 65 are often incorrect, which may lead to serious treatment errors. - Yeni bir çalışma 65'ten daha büyük hastaların hastane kayıtlarının çoğunlukla yanlış olduğunu ortaya atmaktadır, bu durum ciddi tedavi hatalarına yol açabilir.

He is entitled to better treatment. - Daha iyi tedavi hakkına sahiptir.

tedavi
cure

Doctors did everything they could to cure him. - Doktorlar onu tedavi etmek için ellerinden gelen her şeyi yaptı.

There was no doctor who could cure her illness. - Onun hastalığını tedavi edebilecek herhangi bir doktor yoktu.

tedavi
(medical) treatment; therapy
tedavi
{i} remedy

Is there a home remedy for that? - Onun için bir ev tedavisi var mı?

We have yet to discover an effective remedy for cancer. - Biz hâlâ kanser için etkili bir tedavi keşfetmek zorundayız.

tedavi
tratment
tedavi
{i} therapy

Tom will need physical therapy. - Tom'un fizik tedavisine ihtiyacı olacak.

Doctors are about to repeat the disaster of hormone replacement therapy in women. - Doktorlar kadınlardaki hormon replasman tedavisi felaketini tekrarlamak üzereler.

tedavi
theraphy
tedavi
treated

She was a foreigner and was treated as such. - O bir yabancı idi ve bu şekilde tedavi edildi.

Bob felt embarrassed when he was treated in front of some girls. - Bob bazı kızların önünde tedavi edildiği için utandı.

tedavi
treated of
tedavi
handling
tedavi
healer
tedavi
cure, successful medical treatment
tedavi
treatment, therapy, cure
tedavi
curative
Türkçe - Türkçe

tedaviler teriminin Türkçe Türkçe sözlükte anlamı

TEDAVİ
(Osmanlı Dönemi) Hastalığı iyi etme tarzı
TEDAVİ
(Osmanlı Dönemi) İlâç verme. İyileşmesi için bakma
Tedavi
otama
tedavi
Aksayan bir şeyi düzeltme, iyileştirme
tedavi
İlaç vb. ile hastalığı iyi etme, iyileştirme, sağaltım, sağaltma: "Hastadır diye tedavisine koşanların haddi hesabı yoktu."- Y. K. Karaosmanoğlu
tedavi
İlâç vb. ile hastalığı iyi etme, iyileştirme, sağaltım, sağaltma
tedâvi
(Osmanlı Dönemi) iyileştirmek için bakmak
tedaviler