İngilizce - Türkçe
sonatas for cello and piano. see also grand piano, upright piano teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- piano
- hafif kıs
- piano
- piyano
Piyanoda oturan kız benim kızımdır.
-The girl sitting at the piano is my daughter.
Piyano çalmada asla çok iyi değildim.
-I've never been very good at playing the piano.
- piano
- (isim) piyano
- piano
- {i} piyano (çalgı)
- piano
- s., z., müz. piano, hafif (sesle)
- piano
- piano stool vida ile alçalıp yükseltilebilen piyano taburesi
- piano
- upright piano düz piyano
- piano
- hafif
- piano
- hafif sesle
- piano
- dik piyano
- piano
- (zarf) hafif sesle
- piano
- grand piano kuyruklu piyano
İlgili Terimler
İngilizce - İngilizce
sonatas for cello and piano. see also grand piano, upright piano teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı
- piano
sonatas for cello and piano. see also grand piano, upright piano
Heceleme
sonatas for cel·lo and piano. see al·so grand piano, up·right pia·noTelaffuz
Resimler
Geçmiş
Favoriler