İngilizce - Türkçe
someone or thing who lives in a place teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- inhabitant
- {i} sakin
Şehrin sakinleri içme suyu için nehre bağlıdır.
-The inhabitants of the city depend upon the river for drinking water.
O, bu kasabanın sakinleri tarafından bir yetkili seçildi.
-He was elected an official by the inhabitants of this town.
- inhabitant
- ikamet eden
- inhabitant
- {i} yerli
- inhabitant
- {i} oturan kimse
- inhabitant
- {i} (bir yerde) oturan kimse, sakin
- inhabitant
- oturan
Oturanların alana girmesine izin verilmedi.
-Inhabitants were not permitted to enter the area.
Kaç tane oturan kişi var?
-How many inhabitants are there?
- inhabitant
- ikamet eden kimse
- inhabitant
- oturan kimse (bir yerde)
- inhabitant
- yerleşik halk
Aslında, yerleşik halk radyoaktif ışınlara maruz kalmaktadır.
-In fact, the inhabitants have been exposed to radioactive rays.
İlgili Terimler
İngilizce - İngilizce
someone or thing who lives in a place teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı
- inhabitant
someone or thing who lives in a place
Heceleme
some·one or thing who lives in a placeTürkçe nasıl söylenir
sʌmwʌn ır thîng hu layvz în ı pleysTelaffuz
/ˈsəmˌwən ər ˈᴛʜəɴɢ ˈho͞o ˈlīvz ən ə ˈplās/ /ˈsʌmˌwʌn ɜr ˈθɪŋ ˈhuː ˈlaɪvz ɪn ə ˈpleɪs/
Resimler
Favoriler