so far gone in pregnancy that the child is

listen to the pronunciation of so far gone in pregnancy that the child is
İngilizce - Türkçe

so far gone in pregnancy that the child is teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

quick
hızlı

O, elleriyle hızlıdır. - He's quick with his hands.

Ağabeyim çok hızlı bir şekilde ev ödevini bitirdi. - My elder brother finished his homework very quickly.

quick
{s} çabuk

Onu elimden geldiği kadar çabuk bitireceğim. - I'll finish it as quickly as I can.

Birinci Dünya Savaşı, çabuk ve kolay sona ermedi. - World War One did not end quickly or easily.

quick
(Gıda) çabuk anlayan
quick
çevik
quick
anlayışlı
quick
çabuk parlayan
quick
süratle
quick
çabucak

Bazen çok sayıda sorun ve stres, işi bırakmanıza yol açabilir. Çabucak onunla nasıl başa çıkacağınızı öğrenmeniz gerekir. - Sometimes, many problems and a lot of stress can lead you to quit your job. You must learn how to handle it quickly.

Çocuk çabucak öğreniyor. - The child is learning quickly.

quick
ateşli
quick
çabuk kavrayan
quick
(Tıp) Özellikle tırnaklar altındaki hassas et
quick
{s} kıvrak

O kıvrak zekalı bir adam. - He is a quick-witted man.

Tom kıvrak zekalı, değil mi? - Tom is quick-witted, isn't he?

quick
{s} alevli (ateş)
quick
{s} çabuk, hızlı: as quick as I can elimden geldiği kadar çabuk. quick returns çabuk gelen kazanç
quick
(Tıp) canlı, diri, zinde, sıhhatli
quick
{s} madenli
quick
(sıfat) çabuk, hızla, hızlı, şipşak, seri, tez, atik, hazır, kıvrak, keskin, süratli, hassas, canlı, yaşayan, hayat dolu, alevli (ateş), sıcak (ocak), madenli
quick
{i} tırnak altındaki hassas et
quick
diri
quick
quick returns çabuk gelen kazanç
İngilizce - İngilizce
quick
so far gone in pregnancy that the child is

    Heceleme

    so far gone in preg·nan·cy that the child I·s

    Türkçe nasıl söylenir

    sō fär gôn în pregnınsi dhıt dhi çayld îz

    Telaffuz

    /ˈsō ˈfär ˈgôn ən ˈpregnənsē ᴛʜət ᴛʜē ˈʧīld əz/ /ˈsoʊ ˈfɑːr ˈɡɔːn ɪn ˈprɛɡnənsiː ðət ðiː ˈʧaɪld ɪz/