sistemsiz

listen to the pronunciation of sistemsiz
Türkçe - İngilizce
desultory
unsystematic, desultory
unsystematically
unmethodical
disorderly
{s} unsystematic
sistem
{i} system

The N8 will be the first device by Nokia with the Symbian^3 operating system - N8, Nokia'nın Symbian 3 işletim sistemi kullanan ilk aygıtı olacak.

I need to configure this server with an appropriate firewall system. - Uygun bir güvenlik duvarı sistemiyle bu sunucuyu yapılandırmam gerekiyor.

sistemsiz bir şekilde
unsystematically
sistem
grid
sistem
tract

Millions of beneficial organisms live in the human digestive tract. - İnsanın sindirim sisteminde milyonlarca yararlı organizma yaşamaktadır.

sistem
method
sistem
(Ticaret) machinery
sistem
practice
sistem
{i} regime
Sistem
(Tıp) systema
sistem
framework
sistem
system; tract, system
sistem
regulation
sistem
gridiron
sistem
graticule
sistem
the system
sistem
cosmos
sistem
man

For many years, Pluto was considered to be the ninth planet in our solar system. - Uzun yıllar, Pluto, bizim güneş sistemimizin dokuzuncu gezegeni olarak kabul edildi.

I don't know this system, but the man in charge will explain. - Ben bu sistemi bilmiyorum ama sorumlu adam açıklayacak.

Türkçe - Türkçe
Belirli kural ve ilkelere uymayan, dizgesiz
Düzensiz
Sistem
dizge

Dünyanın en zor yazı dizgesi hangisidir? - Dünyanın en zor yazı sistemi hangisidir?

Sistem
(Osmanlı Dönemi) MESLEK
SİSTEM
(Osmanlı Dönemi) Manzume
SİSTEM
(Osmanlı Dönemi) Proğramlı çalışmak
SİSTEM
(Osmanlı Dönemi) Fr. Bir bütün meydana getirecek şekilde, karşılıklı olarak birbirine bağlı unsurların hepsi
SİSTEM
(Osmanlı Dönemi) İlimde bir bütün meydana getirecek esasların hepsi
SİSTEM
(Osmanlı Dönemi) Bir nizâm dâiresinde çalışan takım
sistem
Yol, yöntem
sistem
bakınız: Dizge
sistem
Model, tip: "... son sistem, pırıl pırıl bir rotatif almışlar."- Y. Z. Ortaç
sistem
Bir sonuç elde etmeye yarayan yöntemler düzeni: "Servet, nasıl kazanılmış olursa olsun, onun kontrolüne girecek rejim ve sistem memleketi mahvedecektir."- H. E. Adıvar
sistem
öğretier bütünü
sistem
Model, tip
sistem
Düzen
sistem
Bir sonuç elde etmeye yarayan yöntemler düzeni
sistem
Bir aracı oluşturan düzen, düzenek, tertibat
sistemsiz