an outspoken rebuke.
I know you've been avoiding me.
- Benden sakındığını biliyorum.
As I'm not good at swimming, I avoid swimming out of my depth.
- Ben yüzmeyi iyi bilmediğim için, boyumu aşan yerde yüzmekten sakınırım.
Beware of a silent dog and still water.
- Sessiz bir köpekten ve durgun bir sudan sakının.
Beware of imitations.
- Taklitlerinden sakının.
Beware of a silent dog and still water.
- Sessiz bir köpekten ve durgun bir sudan sakının.
Tom was told to abstain from smoking and drinking.
- Tom'a sigara içmekten ve içki içmekten sakınması söylendi.
Beware of a silent dog and still water.
- Sessiz bir köpekten ve durgun bir sudan sakının.
You should beware of overconfidence.
- Aşırı güvenden sakınmalısın.