Tom made a careful selection.
- Tom dikkatli bir seçim yaptı.
Our random selection has chosen you as a possible winner!
- Bizim rastgele seçim olası bir kazanan olarak sizi seçti.
Nobody argued against choosing him as chairman.
- Onun başkan olarak seçilmesine kimse karşı çıkmadı.
Right now, I'm choosing some suitable clothes to wear during the vacation.
- Şu anda, tatil sırasında giymek için bazı uygun kıyafetler seçiyorum.