Английский Язык - Турецкий язык
Определение put forward both sides of a cse before coming to a conclusion в Английский Язык Турецкий язык словарь
- discuss
- görüşmek
Durumu görüşmek istiyorsanız, lütfen bize bildirin.
-If you want to discuss the situation, please let us know.
Tom Mary ile sorunu görüşmek istiyor.
-Tom wants to discuss the problem with Mary.
- discuss
- tartışmak
Yeni bir öneriyi tartışmak için bir yürütme kurulu oluşturuldu.
-An executive council was formed to discuss the new proposal.
İlerde bunu tartışmak için sebep olmadığını anlıyorum.
-I see no reason to discuss it further.
- discuss
- {f} -den söz etmek, -i ele almak
- discuss
- {f} tadına varmak
- discuss
- söyleşmek
- discuss
- müzakeresi mümkün
- discuss
- konuşmacı
- discuss
- münakaşa etmek
- discuss
- discussible münakaşa edilebilir
- discuss
- konuşmak
Seninle fiyat hakkında konuşmak istiyorum.
-I would like to discuss about the price with you.
Tom işini konuşmaktan hoşlanmaz.
-Tom doesn't like to discuss his work.
- discuss
- ele almak
- discuss
- tartış
Ben tartışmaya katıldım.
-I participated in the discussion.
Ben tartışmaya katıldım.
-I took part in the discussion.
- discuss
- {f} tadını çıkarmak
- discuss
- discussant bir toplantı veya seminere katılan kimse
Связанные Термины
Английский Язык - Английский Язык
Определение put forward both sides of a cse before coming to a conclusion в Английский Язык Английский Язык словарь
- discuss
put forward both sides of a cse before coming to a conclusion
Расстановка переносов
put for·ward both sides of a CSE be·fore com·ing to a con·clu·sionПроизношение
Resimler
Избранное