Never plug your finger into the socket.
- Elektrik prizine asla parmağınızı sokmayın.
There are only two sockets in the meeting room.
- Toplantı odasında sadece iki priz var.
My computer is connected to a properly grounded outlet.
- Bilgisayarım doğru şekilde topraklanmış bir prize bağlı.
I need an electrical outlet.
- Bir elektrik prizine ihtiyacım var.
Electricity comes from the wall socket, and water from the tap.
- Elektrik prizden su musluktan geliyor.
There was jam in the electric outlet.
- Elektrik prizinde sıkışıklık vardı.
I spilled jam on the electric outlet and there was a short circuit.
- Elektrik prizine reçel döktüm ve bir kısa devre vardı.
Tom plugged in his computer.
- Tom bilgisayarını prize taktı.
Could you verify that your computer is plugged in?
- Bilgisayarınızın prize takılı olduğunu doğrular mısınız?
Is the power cord plugged into a power outlet?
- Güç kablosu prize takılı mı?