mütalaa

listen to the pronunciation of mütalaa
Турецкий язык - Английский Язык
study and research
study; opinion
studying, reading carefully
considering (something) carefully, thinking deeply about (something), pondering
(one's) considered opinion
(Kanun) consideration
(Osmanlıca) ratification
dictum
(Osmanlıca) consent
comment
sentiment
perusal
study
mütalaa etmek
1. to study, read carefully. 2. to consider carefully, think deeply about, ponder
mütalaa etmek
(Hukuk) to consider
mütalaa etmek
to examine, to scrutinize
mütalaa salonu obs
study hall
hukuki mütalaa
opinion
hukuki mütalaa
legal opinion
Турецкий язык - Турецкий язык
çalışma ve araştırmayatılı okullarda talebenin ders çalışmasına ayrılan zaman dilimidüşünce, akış acısı, görüş
İrdeleme, müzakere, görüş: "Kolordu kumandanlarının fikir ve mütalâalarını bilmek, bence pek faydalı idi."- Atatürk
Okumaya, ders çalışmaya ayrılan zaman, etüt: "Mütalâada önüne biyoloji kitabını açmış, iki satır okuyor, beş satır dalga geçiyordu."- Ç. Altan
Düşünce, oy
(Osmanlı Dönemi) Bir işi etraflıca düşünmek, okumak, tetkik etmek
İrdeleme, müzakere, görüş
Düşünce
Okumaya, ders çalışmaya ayrılan zaman, etüt: "Mütalaada önüne biyoloji kitabını açmış, iki satır okuyor, beş satır dalga geçiyordu."- Ç. Altan. İrdeleme, müzakere, görüş: "Kolordu kumandanlarının fikir ve mütalaalarını bilmek, bence pek faydalı idi."- Atatürk
(Osmanlı Dönemi) bir işi düşünme; okuma; tetkik etme, etraflıca düşünme
Okumaya, ders çalışmaya ayrılan zaman, etüt
(Hukuk) İFTA
mütalaa etmek
Okumak
mütalaa etmek
Üzerinde düşünmek, iyice incelemek
BA'DEL MÜTÂLAA
(Osmanlı Dönemi) (Ba'de-l mütâlaa) Mütâlaa ettikten sonra, okuduktan sonra
mütalaa
Избранное