kiyma

listen to the pronunciation of kiyma
Турецкий язык - Английский Язык

Определение kiyma в Турецкий язык Английский Язык словарь

kıyma
ground meat
kıyma
minced meat
kıyma
mince

The salesman demonstrated how to use the mincer. - Satıcı kıyma makinesinin nasıl kullanılacağını gösterdi.

kıyma
chop meat
kıyma
ground beef

The ground beef was found to contain horse meat. - Dana kıymanın at eti içerdiği tespit edildi.

kıyma
ground meat, Brit. mince; ground beef, hamburger
kıyma
mincing
kıyma
mincing, chopping; mince
kıyma
hamburger
kıyma
chopping up
kıyma
chopping
kıyma
chipping
kıyma
forcemeat
kıyma
mincemeat
kıyma
minced beef
kıyma
mince meat
kıymak
{f} hack
kıyma makinesi
meat grinder, meat chopper
kıyma makinesi
meat grinder
kıyma makinesi
grinder

Don't put your fingers in the meat grinder! - Parmaklarını kıyma makinesine koyma!

kıymak
murder
kıymak
not to spare
kıymak
kill
kıymak
massacre
kıymak
chop up
kıymak
shred
kıymak
chop
baharatlı kıyma
force meat
et kıyma tahtası
chopping board
kıy
shred

Do you want some shredded wheat? - Biraz kıyılmış buğday ister misin?

kıy
{f} mince

The salesman demonstrated how to use the mincer. - Satıcı kıyma makinesinin nasıl kullanılacağını gösterdi.

kıymak
to part with, let go of, spare; to abandon, give up
kıymak
mince
kıymak
to act pitilessly towards; to bring oneself to harm (someone)
kıymak
(nikâh) solemnize
kıymak
sacrifice
kıymak
to kill, murder
kıymak
sliver
kıymak
to perform (a marriage)
kıymak
to mince, to chop; to kill, to murder, to massacre; to sacrifice, to not to spare
kıymak
to cut up finely, mince
kıymak
spall
pancar kıyma makinesi
beet slicing machine
yoğurulmuş kıyma
force meat
Турецкий язык - Турецкий язык

Определение kiyma в Турецкий язык Турецкий язык словарь

kıyma
Kıyılmış et
kıyma
Küçük kuşbaşı etlerden kavrularak yapılmış kışlık kavurma
kıyma
Kıymak işi
kıyma
üzüm yaprağından yapılan, sarmısaklı, yoğurtlu yemek
kıyma
çekilmiş et
kıy
Kenar
kıymak
Çok ince ve küçük parçalar durumunda doğramak
kıymak
Acımayarak büyük bir kötülük etmek, zulmetmek: "Ne yapayım, ben de ekmek istiyorum, hayatımı kazanıyorum, bana kıymayın."- H. E. Adıvar
kıymak
Acımayarak büyük bir kötülük etmek, zulmetmek
kıymak
Acımadan vermek, esirgememek, feda etmek: "Beş altı kuruşa daha kıyarak sağlamca bir ip tedarik etti."- H. R. Gürpınar
kıymak
çırpıldıktan sonra yağda kavrulmuş yumurta
kıymak
Acımadan vermek, esirgememek, feda etmek
kıymak
Acımayıp öldürmek
kiyma
Избранное