hectic fever

listen to the pronunciation of hectic fever
Английский Язык - Турецкий язык

Определение hectic fever в Английский Язык Турецкий язык словарь

hectic
{s} yoğun

İşte yoğun geçen birkaç günden sonra, Tom bir değişikliği iple çekiyor. - After a hectic few days at work, Tom is looking forward to a change of pace.

Tom yoğun bir hafta geçirdi. - Tom had a hectic week.

hectic
veremli
hectic
{s} telaşlı

Tom telaşlı bir hayat sürüyor. - Tom leads a hectic life.

O telaşlı bir hayat sürüyor. - He leads a hectic life.

hectic
(Tıp) hektik
hectic
heyecanlı

O biraz heyecanlıydı. - It was a little hectic.

Boston'daki o hafta oldukça heyecanlıydı. - That week in Boston was pretty hectic.

hectic
hareketli

Bu şehir Manhattan kadar hareketlidir. - This city is as hectic as Manhattan.

Pazartesi günü çok hareketliydi. - Monday was so hectic.

hectic
(Tıp) Kronik iltihaplı hastalıklarda görülen intizamsız fiyevr şekli, hektik, veremli (kimse)
hectic
{s} ateşli
hectic
(Tıp) Verem nöbeti veya kızartısı
Английский Язык - Английский Язык
hectic
hectic fever

    Расстановка переносов

    hec·tic fe·ver

    Турецкое произношение

    hektîk fivır

    Произношение

    /ˈhektək ˈfēvər/ /ˈhɛktɪk ˈfiːvɜr/
Избранное