having been cut

listen to the pronunciation of having been cut
Английский Язык - Турецкий язык

Определение having been cut в Английский Язык Турецкий язык словарь

cut
{i} kesme

Bu iki çizgi birbirini dik açıyla kesmektedir. - These two lines cut across each other at right angles.

O grupla bağlantıları kesmelisin. - You should cut off your connections with that group.

cut
maktu
cut
yarma
cut
kesiştirmek
cut
biçme
cut
-e gitmemek
cut
sapmak
cut
parça

Tom kız kardeşine bir parça kek kesti. - Tom cut his sister a piece of cake.

O, elmayı iki parçaya ayırdı. - She cut the apple in two.

cut
azaltmak

Birlik üyeleri, hafta sonu ceza oranlarını azaltmak için tekliflere sövüp saydılar. - Union members railed against proposals to cut weekend penalty rates.

Sigaraları azaltmak yerine neden sadece onları bırakmıyorsun? - Instead of cutting down on cigarettes, why don't you just give them up?

cut
kesinti

Bir elektrik kesintisi vardı. - There's been a power cut.

Elektrik kesintileri bilgisayara zarar verdi. - The power cuts damaged the computer.

cut
dilim

Tom mutfakta, bazı sebzeleri dilimliyor. - Tom is in the kitchen, cutting up some vegetables.

Eti ince dilimler halinde kesin. - Cut the meat into thin slices.

cut
yarık
cut
{f} görmezlikten gelmek
cut
{i} tutam
cut
{f} yol açmak
cut
{f} (cut, --ting)
cut
tatsız
cut
{f} biçmek
cut
{f} kırpmak
Английский Язык - Английский Язык
cut
having been cut

    Расстановка переносов

    ha·ving been cut

    Турецкое произношение

    hävîng bın kʌt

    Произношение

    /ˈhavəɴɢ bən ˈkət/ /ˈhævɪŋ bən ˈkʌt/
Избранное