I'm trying not to sneeze.
- Hapşırmamaya çalışıyorum.
During hayfever season, Mary's sentences were usually punctuated by sneezes.
- Saman nezlesi mevsiminde, Mary'nin cümleleri genellikle hapşırmalarla noktalandı.
During hayfever season, Mary's sentences were usually punctuated by sneezes.
- Saman nezlesi mevsiminde, Mary'nin cümleleri genellikle hapşırmalarla noktalandı.
His sneezing interfered with our conversation.
- Onun hapşırması konuşmamızı engelledi.
I can't stop sneezing.
- Hapşırmayı durduramıyorum.
I sneeze almost every day.
- Neredeyse her gün hapşırırım.
Cover your mouth when you cough, sneeze, or yawn.
- Öksürürken, hapşırırken veya esnerken ağzınızı kapatın.