given money that was owed

Английский Язык - Турецкий язык

Определение given money that was owed в Английский Язык Турецкий язык словарь

borçlu olduğu parayı vermiş

Связанные Термины

paid

{s} paralı

paid

{s} maaşlı

paid

(Bilgisayar) ödendi

Ona 10,000 dolar ödendi. - He was paid 10,000 dollars.

Satın alındı ve ödendi. - It's been bought and paid for.

paid

ödenmek

Aslında bunu yapmak için bana para ödenmektedir. - I'm actually paid to do this.

paid

{f} öde

Ona beş dolar ödedim. - I paid her five dollars.

Ona beş dolar ödedim. - I paid five dollars to him.

paid

verginli

paid

ödenen

Ben gerekli vize ücretleri ödenene kadar seyahata gidemeyeceğim. - I won't be able to go travelling until the requisite visa fees are paid.

Okullar ve yollar vergilerle ödenen hizmetlerdir. - Schools and roads are services paid for by taxes.

paid

f., bak. pay

paid

pay öde

paid

ücretli,v.öde: adj.ödenmiş

paid

{s} ücretli

O yüksek ücretli bir adamdır. - He is a highly paid man.

Dün bir gün ücretli izin aldım. - I took a paid day off yesterday.

paid

{s} ödenmiş

Ben sadece ne yapmak için ödenmişsem onu yaparım. - I only do what I'm paid to do.

Английский Язык - Английский Язык

Определение given money that was owed в Английский Язык Английский Язык словарь

{s} paid

Расстановка переносов

giv·en mon·ey that was owed

Турецкое произношение

gîvın mʌni dhıt wız ōd

Произношение

/ˈgəvən ˈmənē ᴛʜət wəz ˈōd/ /ˈɡɪvən ˈmʌniː ðət wəz ˈoʊd/