gewickelt

listen to the pronunciation of gewickelt
Немецкий Язык - Турецкий язык
yara
schief gewickelt sein
yanılmak
Английский Язык - Турецкий язык

Определение gewickelt в Английский Язык Турецкий язык словарь

twisted
bükümlü
twisted
burkulmuş

Onun yüzü acıdan burkulmuştu. - His face was twisted with pain.

twisted
{s} çarpık, sapkın
enveloped
(Gıda) sarma
rolled
silindirlenmiş
rolled
çekme
twisted
çarpık
twisted
burulmak
twisted
burma
twisted
bükük
twisted
enek
rolled
{f} yuvarlan

O, yataktan yuvarlandı. - He rolled off the bed.

Masanın altına madeni para yuvarlandı. - A coin rolled under the desk.

twisted
{f} bük

O gerçekten bükülmüş. - That's really twisted.

Tom Mary'nin kolunu büktü ve o hayır kurumumuza biraz para bağışlamayı kabul etti. - Tom twisted Mary's arm and she agreed to donate some money to our charity.

rolled
yuvarlanmış
twisted
{s} kıvrık
twisted
{s} çarpıtılmış
twisted
(sıfat) bükülmüş, burmalı, eğri büğrü, şaşkın, kıvrık, kıvrımlı, şaşırmış, çarpıtılmış, kargacık burgacık
twisted
{s} şaşırmış
twisted
{s} kargacık burgacık
twisted
{s} kıvrımlı

Banliyölerde caddeler kıvrımlı ve dardır. - Streets are often twisted and narrow in the suburbs.

Немецкий Язык - Английский Язык