Английский Язык - Турецкий язык
Определение ein fassungsvermögen von … gehabt в Английский Язык Турецкий язык словарь
- held
- tut
Maçı izlerken nefesini tuttu.
-He held his breath while watching the match.
Onlar, hayırseverleri olarak onu yüksek itibarda tuttu.
-They held her in high esteem as their benefactor.
- held
- f., bak. hold
- held
- tutulmak
Birisi sorumlu tutulmak zorunda.
-Someone's got to be held accountable.
- seated
- {s} kişilik (araba)
- seated
- {s} kişilik
- seated
- kişilik oturmuş
- seated
- {s} oturaklı
- seated
- {s} oturmuş
Lütfen uçak kapıya varıncaya kadar oturmuş olarak kalın.
-Please remain seated until the aircraft arrives at the gate.
Herkes oturmuş kaldı.
-Everyone remained seated.
Связанные Термины
Немецкий Язык - Английский Язык
Определение ein fassungsvermögen von … gehabt в Немецкий Язык Английский Язык словарь
- seated
- had room for
- accommodated
- held
ein fassungsvermögen von … gehabt
Resimler
Избранное