Beni aranızda kabul ettiğiniz için teşekkür ederim.
- Danke dafür, dass ihr mich in eurer Mitte akzeptiert.
Tavsiye için sana teşekkür ederim.
- Ich danke Ihnen für den Rat.
Evet, anlıyorum. Teşekkür ederim.
- Yes, I understand. Thank you.
Beni yolcu etmeye geldiğiniz için teşekkür ederim.
- Thank you for coming to see me off.
Derinden minnettar olduğu için, teşekkürlerini ifade etmeye çalıştı.
- Being deeply thankful, he tried to express his thanks.
Oh, teşekkürler! Ne kadar düşünceli.
- Oh, thanks! How thoughtful.
Hayır, teşekkürler. Tokum.
- No, thank you. I'm full.
Sana çok, çok teşekkürler!
- Thank you very, very much!
Beni Facebook'ta eklediğin için teşekkür ederim.
- Thanks for adding me on Facebook.
Bana karşı çok naziktin, ve ben gerçekten hoş bir yolculuk yaptım. Çok teşekkür ederim.
- You were so nice to me, and I had a really pleasant trip. Thanks so much.
Geldiğiniz için teşekkür ederiz.
- Thank you for coming!
Senin işbirliği için teşekkür ederiz.
- Thank you for your cooperation.
Yardımın için teşekkür ederim. Canın sağolsun.
- Thank you for your help. - No worries.
O, hediye için şükranlarını sundu.
- She expressed her thanks for the present.
Amerikalılar Şükran gününde niçin hindi yer?
- Why do Americans eat turkey on Thanksgiving?
Shall I take a message? No, thank you.
- Möchten Sie eine Nachricht hinterlassen? Nein, danke.
Thank you for the information.
- Danke für die Information.